Bethesda Satın Alımı Sonrası Microsoft Bünyesine Katılan Tüm Oyunlar
Dünün (hatta son zamanların) en bomba haberi Microsoft’un Bethesda’yı (daha doğrusu Bethesda’yı da bünyesinde bulunduran Zenimax Media’yı) satın almasıydı.
Bu satın alımla birlikte Microsoft gerçekten çok ciddi bir hamle yapmış oldu; hem sağlam bir stüdyoyu hem de sevilen bazı oyun serilerini bünyesine kattı. Bethesda’nın elinde ne kadar önemli markalar olduğunu buyurun hep beraber hatırlayalım:
Dishonored
Arkane Studios tarafından geliştirilen Dishonored’dan dönem dönem bahsediyor, ne kadar sevdiğimiz bir oyun olduğunu paylaşıyoruz. Geçtiğimiz 10 yılın en iyi 10 oyunu listemizde de kendisine yer bulan Dishonored, kendine has evreni, silahları, büyüleri ve akıllarda kalan kahramanları ile devamını da beklediğimiz serilerden. Ne dersiniz, Arkane Studios, Deathloop’u tamamladıktan sonra seriye tekrar el atabilir mi?
Doom
Birinci şahıs nişancı oyunları geleneğini başlatan, bu türün atası olarak değerlendirilebilecek serileri sorsam cevaplarınız muhtemelen Quake, Doom, Wolfenstein olur. Görüldüğü üzere bu grupta sayabileceğimiz serilerin ilk akla gelenleri Bethesda bünyesindeki markalar. Doom serisinin bu konuda apayrı bir yere sahip olduğuna da şüphe yok. Alttan alta bir hikaye anlatıyor elbette, ama oyuncuları kendisine çeken en önemli özelliği, çeşit çeşit, ilginç silahlarıyla çılgınca yaratık avlamak olsa gerek. Bu konuda ne kadar başarılı olduğunu anlamak için 1990’larda da 2020’de de aynı keyifle Doom oynadığımızı hatırlatmak yeterli olacaktır herhalde 🙂
Fallout
Oyun dünyasının en önemli RYO serilerinden birisi olduğu hakkında herhalde çok şüphe yoktur. Gerek izometrik tarzdaki ilk 2 oyun, gerek 3. boyutun işine girdiği sonraki oyunlarla hep kendine has bir yere sahip oldu. Fallout 76 ise, (en azından çıkışında) hayal kırıklığı yarattı diyebiliriz. Dolayısıyla serinin tekrar eski parlak günlerine dönmesini hevesle bekleyen büyük bir kitle olduğunu söylemek mümkün. New Vegas’ı geliştiren ekip Obsidian Entertainment’ın da Microsoft bünyesinde yer aldığı düşünülünce yeni bir Fallout oyunu için her şey hazır gibi görünüyor.
Prey
Nedense bir türlü hak ettiği popülerliğe kavuşamamış gibi hissettiren oyunlardan Prey. Bunda sıkıntılı geçmişinin de etkisi var elbette. Orijinal oyun, çıkışı çok uzun zaman alınca beklenen başarıyı yakalayamamıştı. Yeniden yapıldı, gayet sağlam bir oyundu aslında. Ama niyeyse öyle geniş kitlelerin ilgisini çeken bir yapım olamadı. Yine de bu, Prey’in gayet kuvvetli bir potansiyeli bulunduğu gerçeğini gölgelemiyor. Belki Microsoft bu markayı da canlandırmaya niyetlenebilir, kim bilir.
Quake
İşte Bethesda bünyesindeki bir başka önemli FPS serisi. Her ne kadar eski parlak günlerinden uzak bir görüntü çizse de Quake’in oyun dünyasını ne ölçüde etkilediği malum. Seri tekrar canlanıp yeniden fırtınalar estirebilir mi, merak etmekteyiz.
Rage
İlk oyun pek dikkat çeken bir yapım olmadı. İkinci oyun için gayet renkli bir reklam kampanyasına imza atılınca merak ettik, acaba neden ikinci bir oyun yapmaya karar vermişlerdi ve bu 2. oyun ilkinin başaramadığını başarabilecek miydi? Ama ikinci oyun da pek parlak bir performans sergilemedi açıkçası. Ama yine de Mad Max’i andıran bir dünyayı, renkli tonlarda ve zaman zaman da absürt bir şekilde ele alan marka, günün birinde tekrar canlandırılabilir.
Starfield
Bethesda’nın elindeki IP’lerden birisi de Starfield. Henüz kendisini göremedik, yıllardır geliştiriliyor malumunuz 🙂 Ne zaman çıkış yapacak, onu da bilmiyoruz. Ama bildiğimiz bir şey var, o da artık Starfield markasının da Microsoft bünyesindeki oyunlardan birisi haline geldiği.
The Elder Scrolls
Herhalde The Elder Scrolls serisinin, yukarıda saydığımız oyunların bir adım önünde olduğunu söylersek çok da itiraz gelmez. TES V: Skyrim’in çıkışının üzerinden 9 yıl gibi bir süre geçti ama halen popüler, halen pek çok oyuncu tarafından oynanıyor (çıkmadığı cihaz da kalmadı zaten:)) Serinin yeni oyunu gelene kadar da oynanmaya devam edecek gibi. Bu arada The Elder Scrolls 6 duyuruldu duyurulmasına ama halihazırda kendisi hakkında elle tutulur bir bilgi yok. Belli ki kendisiyle buluşmak için önümüzde daha vakit var. Lakin bildiğimiz bir şey var, artık The Elder Scrolls serisi de bir Microsoft markası oldu.
Wolfenstein
Kişisel olarak çok sevdiğim serilerden bir diğeri. Alternatif bir tarih akışında Nazilerle amansız bir mücadeleye atılan William J. Blazkowicz’e (ve son oyunda Blazkowicz ikizlerine) bu mücadelede ortak olmak gayet zevkli. Serinin 1990’lardaki halini de yeniden yapılıp günümüz oyuncularıyla buluşturulduğu oyunları da çok severek oynadık. Sıradaki oyunu da merakla ve sabırsızlıkla bekliyoruz. İşte bu oyun da artık Microsoft çatısı altında çıkacak.
The Evil Within
Açıkçası ilk düşündüğümde The Evil Within’in de ZeniMax Media bünyesinde yer alan Tango GameWorks’ün markası olduğu, dolayısıyla bu serinin de Microsoft bünyesine katıldığı aklıma gelmemişti, ama durum tam olarak böyle. Shinji Mikami, seri için neler düşünüyor acaba? Bu sorunun cevabını da Microsoft’un seriye nasıl yaklaştığını da önümüzdeki dönemde öğreneceğiz.
Yukarıda Dishonored’dan bahsederken Arkane Studios’un Deathloop’u geliştirmekte olduğunu da belirtmiştim ki kendisi süreli olarak PlayStation 5’e özel olacak. Buna bir de Tango GameWorks’ün geliştirmekte olduğu ve konsol tarafında PlayStation 5’e özel olacağı açıklanmış olan Ghostwire: Tokyo’yu da ekleyebiliriz. Dolayısıyla Microsoft’un elinde çıkmayı bekleyen oyunlar da var ve bunlardan bazıları PlayStation 5’e de çıkacak. Bütün bunları göz önünde bulundurduğumuzda, Microsoft’un ne denli ciddi bir hamle yaptığı, daha iyi anlaşılıyor bence, siz ne dersiniz?